Uzman Tavsiyesi
Ev Sahipleri Profesyoneller

Klimaların Küresel Isınmaya Etkisi Nedir ve Nasıl Azaltılabilir?

ViessmannBlog_312x176_Küreselİsinma_1280x720.jpg Klimaların küresel ısınmaya etkileri_1920x1080.JPG

Küresel ısınma, hepimizin yakından takip ettiği ve gün geçtikçe önemini daha da iyi kavradığı bir sorun. Klimatologların tanımına göre küresel ısınma; atmosfere salınan sera gazlarının neden olduğu düşünülen sera etkisinin sonucunda, dünya üzerinde yıl boyunca kara, deniz ve havada ölçülen ortalama sıcaklıklarda görülen artışa verilen isim.

1

Küresel iklim değişikliği ise insanların fosil yakıt tüketimi, endüstriyel, tarımsal, vb. faaliyetlerinin sonucu olan küresel ısınmanın neden olduğu iklim değişiklikleridir. Bu iklim değişiklikleri kuraklık, çölleşme, yağışlardaki dengesizlik ve sapmalar, su baskınları, tayfun, fırtına, hortum vb. meteorolojik olaylarda artışlar gibi belirtilerle kendini gösterir.

Dünya genelinde bina soğutması için harcanan enerji 1990 yılına göre günümüzde maalesef neredeyse 3 katına çıkmış durumda. Soğutma için kullanılan enerji kaynağı kömür santrallerine dayandığı için sera etkisine neden olan karbondioksit salınımı artmaktadır. Bu nedenle, hem çevre dostu soğutucu akışkanlar kullanarak, hem de seçtiğimiz cihazların enerji verimliliğini kontrol ederek küresel ısınma ve sera etkisinin azalmasına katkı sağlayabiliriz.

Klimalarda da kullanılan R410A ve R32 olarak isimlerini sıklıkla duyduğumuz soğutucu akışkanlar da maalesef sera etkisini artıran ve F-gaz olarak isimlendirilen soğutucu akışkanlardır. Bu soğutucu akışkanlar aynı zamanda Küresel Isınma Potansiyeli (GWP) değerleriyle birlikte sıklıkla anılmaya başlanmıştır. F-gaz ve GWP’yi gelin birlikte inceleyelim.

1

Florlu Gazlar (F-Gaz) Nelerdir?

Florlu gazlar (F-Gaz) değişik sektör ve uygulamalarda kullanılan insan yapımı kimyasallardır. Dünya ülkeleri, sera etkisini artıran akışkanların çevreye olan zararlarının önüne geçebilmek ve en aza indirebilmek için hummalı çalışmalar yapmakta ve birbiri ardına yaptırımlar getirerek bu zararlı kimyasalların salınımını azaltmayı hedeflemektedir. 1990’larda ozon tabakasını tahrip eden ve birçok uygulamada yaygın olarak kullanılan CFC ve HCFC (hidrokloroflorokarbonlar) Montreal Protokolü ile kullanım dışı bırakılmıştır. Bu sayede ozon tabakasının zarar görmesi kısmen kontrol altına alınmıştır. Ancak bununla beraber, F-gazların ozon tahribat potansiyelleri sıfır olmasına rağmen iklim değişikliğine önemli ölçüde olumsuz etkileri vardır.

GWP (Küresel Isınma Potansiyeli) Nedir?

Sera gazlarının enerji tutma kapasitesi ve atmosferde kalma süreleri onları birbirinden ayıran temel faktörlerdir. Bu faktörler aynı zamanda bu gazların küresel ısınmaya etkisini de belirlemektedir.

Küresel ısınma potansiyeli, değişik sera gazlarının, karbondioksit referans değer (1) kabul edilerek 100 yıllık bir süre zarfındaki etkisini ifade etmektedir. Karbondioksitin referans değer alınmasının temel sebebi; binlerce yıl atmosferde kalabilmesinden kaynaklanmaktadır. Sera gazlarının hem atmosferde kalma süresi hem de enerji tutma potansiyeli kıyaslanarak, 100 yıllık bir süre zarfında karbondioksit bazında kaç katı etkisi olduğu ölçülmektedir

1

Klimalarda Kullanılan Yeni Nesli Çevre Dostu R32 Soğutucu Akışkan

R410A’nın GWP (küresel ısınma potansiyeli) değeri 2088 iken, R32’nin sadece 675’tir. R32 gazının GWP değeri, R410A’nın sahip olduğu GWP değerinin yalnızca üçte biridir. Yani yeni nesil R32 gazı, eski nesil R410A’ya göre çok daha çevreci bir soğutucu akışkandır.

Ayrıca R32 gazı ile klimalarda, R410A’ya göre daha az soğutucu akışkan kullanımı mümkündür.

R32 enerji verimliliğini korurken veya arttırırken aynı zamanda sistemde daha az soğutucu akışkan miktarına ve sistem boyutlarında küçülmeye olanak sağlamaktadır.

1

Türkiye’de Sera Etkisini Azaltmak için Neler Yapılıyor?

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye’nin Avrupa Birliği uyum süreci kapsamında F-Gaz direktifi ve komisyon tüzüklerini uyumlaştırma çalışmalarını yürütmektedir.

4 Ocak 2018 tarihli ve 30291 sayılı Resmi Gazete’de Florlu Sera Gazlarına İlişkin Yönetmelik yayımlanmıştır. İlgili yönetmeliğe göre:

F-Gazların atmosfere salınımı yasaklanmıştır.

Bazı ürün ve ekipmanların içinde belirli Küresel Isınma Potansiyeline sahip gazların kullanımı yasaklanmıştır.

Kayıt yükümlülükleri getirilmiştir.

Etiketleme yükümlülükleri getirilmiştir.

Zorunlu sızıntı kontrolleri başlamıştır.

F-Gazlar ile uğraşan gerçek ve tüzel kişiler için belgeleme zorunluluğu getirilmiştir.

Tek kullanımlık basınçlı kaplar için ithalat ve piyasaya arz yasağı getirilmiştir.

Gelecek nesiller için yaşam alanları tasarlamak amacıyla hareket eden Viessmann, klima ürün grubunda da çevre konusundaki sorumluluğunu yerine getirmiş ve ürün gamında değişiklikler yapmıştır. Vitoclima 300-S/HE Free joint multi split klima, Vitoclima 200-S/HE duvar tipi split klima ve Vitoclima 242-S ticari klima ürün gruplarında R410A gazından, R32’li gaza geçiş yaparak karbon ayak izini minimuma indirmek ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için adım atmıştır.

1